2010 UWE Yıllık Toplantısı ESSEN- BOCHUM

24-27 Haziran 2010 Essen-Bochum 

– “Education of girls and women in the field of intercultural tension”
  (Kültürlerarası gerilimde kızların ve kadınların eğitimi) konulu konferans

– UWE yıllık toplantısı

24 Haziranda saat 3 te buluşan  grup eski bir çelik fabrikasını  gezdikten sonra oranın lokantasında yemek yiyerek sohbet edip bazı sorunları gayriresmi olarak tartışma imkanı buldu.

25 Haziran da( herkes kendi imkânlarıyla) toplantının yapılacağı Bochum üniversitesine gelindi.Kayıtlar yapılırken  çay kahve ve enfes çörekler ikram edildi..

Herkese içinde program ve bloknot olan bez torbalar  ve isim tagleri dağıtıldı.
Toplantıya 13 ülke den 80 kişi katıldı.Katılımcıların getirdikleri hediyelerden oluşan masaya  bende gümüş çanta aynaları(6) ve nazarboncuğu topları(6)verdim,Ayrıca Sayın Nazan Moroğlunun imzaladığı kitapları  UWE Başkanı Griselda Kenyon, UWE Genel Sekreteri Gerda Leuısh ve Alman Üniversiteli Kadınlar Derneği Berlin Başkanına verdim.

Toplantının açılış konuşmalarından ilkini  DAB(Alman Üniversiteli Kadınlar Derneği) Başkanı Prof..Dr.Elisabeth de Sotelo yaptı.1919 yılında kurulan IFUW dan kısa bir süre sonra 1926 yılında  DABın kurulduğunu ancak 1933 te kapatıldığını,1949 yılında yeniden faaaliyete geçtiğini anlatarak başladığı konuşmasında,kadın erkek eşitliğinin önemini vurgulayarak, erken eğitimin gerekliliğinden bahsetti. Kadının sesini geleneklerin ve korkunun kıstığını söyledi.UWE toplantısına 3.kez ev sahipliği yapmaktan mutlu olduklarını söyliyerek sözlerini bitirdi.

– UWE Başkanı iki cümleyle hoşgeldiniz dedi ve katıldığı bir toplantıdan bahsederek gelecek martta NewYorkta yapılacak olan Kadının Statüsü Komisyonu toplantısında eğitim konusunun tartışılacağını ve bu toplantının sonuçlarının oraya bildirilmesinin faydalı olacağını söyledi.

– Bochum Belediye Başkanı(Frau Erika Stahl) ise Bochumdan bahsetti.

– North-Rheine –Westphalia  Aile,Kadın ve entegrasyondan sorumlu Bakan Dr.Marion Gierden –Jülich,”Avrupada değişik kültürlerden gelenlerin nasıl birarada yaşayabilecekleri tartışmaları yerini  Burka yasağı tartışmaları aldı,tabii ki kadınların o kıyafetlerde gezmelerini istemiyoruz ama bu tartışmalar entegrasyon sorunu kadar önemli değil” diye başladığı konuşmasını kadınların bu şekilde örtünmelerini istemiyoruz ama bu ayrılık (diskriminasyon) sebebi olmamalı dedi ve bu sorunuda küçümsemiyorum kadınların emansipe olma çabalarınada destek vermeliyiz diye devam etti.Eğitimin entegrasyonda rolünü vurgulayarak,Obamanın Kahirede yaptığı bir konuşmasında söylediği”Saçını örtmek isteyen kadın daha az eşittir fikrine katılmıyorum, fakat  kadın eğitimden mahrum edilirse, eşitliktende mahrum olur” sözleri aktardı ve eğitimin çok erken yaşlarda başlamasının önemini vurguladı. Rol modeller,mentorluk,lisan kursları,işini kurmak isteyen kadınlara yol gösterme ve desteğin entegrasyon için önemini anlattı ve entegrasyon karşılıklı sosyal olgudur.,karşılıklı saygı gerektirir, Alman Anayasasının bu konuda sözünün içi doldurulmalıdır, diyerek sözlerini bitirdi.

– Dr.Jur.Diego Iniguez – Berlin, İspanyol Büyükelçiliği Eğitim ataşesi İspanyada kadın erkek eşitliğini anlattı. Bunun ancak kararlı siyasi iradeyle gerçekleşebildiğini  söyleyerek bazı sayılar vererek durumu anlattı..1982-86 da %7 olan meclisteki kadın sayısı 2004-2008 de %36 ya ulaştı.(Kanunen % 40 olması lazım).2007 de çıkan kanun ile eşit muamele eşit şans ilkesi uygulaması ile seçim listelerinde en az %40 kadın olması, atamalarda eşitlik ilkesine uyulması, işverenlerin eşitlik konusuna uymaları, babalık iznini 13 güne çıkarmak gibi.gelişmeler bugün   İspanya kabinesinin yarısının  kadın.olması sonucunu doğurmuştur.

– Prof.Ursula Boos-Nünning “Almanyada göçmen kökenli genç kadınlar” konulu konuşmasını UWE nin çalışma dili İngilzce olduğu halde Almanca olarak yapmuştır..İngilizce metin en kısa zamanda bize ulaştıracaklarını söylediler.Zayıf almancamla anlamaya çalıştığım konuşmasından sonra kendisine sık sık söz ettiği imam, islam cemaatlerinden ziyade laik eğitimlerin aydınlanma ve eğitim için daha uygun olduğunu söylediğimde, “Almanya
laik bir ülke değil, Nermin Abadanla da bu konularda aynı fikirde değilim” dedi.
Tartışma ortamına vakit ayrılmadığı için, bende söz alarak UWE grubuna, öğlen tatilinden sonra yapılacak olan 4 çalıştaydan birinin bildikleri gibi TUKDnin projelerine ayrıldığını ama  ayrıca Almanyada Türk göçmen kadınlar hakkında hertürlü sorularını yanıtlayabileciğimi ve fikirlerini duymaktan memnun olacağımızı bildirdim.26 üyenin katıldığı çalıştayımızda,önce power point ile almanca ve ingilizce olarak hazırladığımız posterlerin önünde kadına karşı şiddetin önlenmesi projemizi anlattım. Diğer projelerimizden kısaca bahsettikten sonra,özetle sevecen ve insan ilişkilerinin sıcak olduğı ülkesinden çok zor şartlarda çalışmaya gelen Türk işçi kadınların negatif elektrik yayan çevresinde gördüğü kötü muamele  ile içine kapandığı ve kendisine kucak açan başka oluşumların içine itildiğini anlattım..Alman eğitim sisteminde büyüyen çocuklarımdan dolayı iyi bildiğim mükemmel alman eğitim sisteminin göçmen çocuklara bu dili öğretememelerindeki sebebin iyi düşünülmesi gerektiğini vurguladım.Ucuz iş gücü olarak alman sanayiine çok katkısı olan bu misafirlerin insan oldukları unutulmuş ve ev sahibi ülkenin iş bittiğinde bunlardan kolayca
kurtulabileceğini!!!düşünerek uzun vadeli bir entegrasyon planlamadıklarını ama iş uzayınca ve misafirler radikal bazı gruplara katılıp ev  sahibi ülkenin hem görsel hemde fikren alt yapısıyla belirgin bir uyumsuzluk sergilemeye başlayınca bu işe daha fazla eğilinmiş ama bu arada çok kıymetli bir zaman  kaybedilmiştir, dedim.
Çalıştayımız çok ilgi çekmişdir,diğer 3 çalıştay almanlar tarafından düzenlenmiştir, Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği katılımcı 12 ülke derneği içinde tek çalıştay düzenleyicisi olmuştur.Aktif olarak her konuda fikirlerimizi söyleyerek,derneğimizin sesini en iyi şekilde duyurmaya çalıştım.

Daha sonra Başkan ve Başkan yardımcısı Vera John ilede paylaştığım konferans sonrası ne soru cevap nede tartışma
ortamı açılmadığı için, konunun iyi işlenemediğini anlatmaya çalıştım.

Aynı gün çalıştaylardan sonra “Migrants between the country of origin and everyday life” (Günlük hayat ile geldikleri ülke arasında göçmenler)konulu bir panel düzenlendi.
Paneli yöneten Inge Bell başarılı bir genç kadın,” ben göçmen(Romanya) olduğumu daha birkaç yıl önce hatırladım, bu ülkede doğdum, büyüdüm, kendimi Alman hissediyorum,hiç göçmen olduğumu hatırlatan bir durumla karşılaşmadım diyerek başladığı sözüne daha sonraları bu ezberini bozacak anıları eklendi.Panelde göçmen kökenli hepside başarılı olmuş panelistler vardı.

St..Dr. Lea Ackermann,SOLWODI (kadın dayanışması)kereucusu ve başkanı
Sybille Lourischk,Member of German Parliament,
Kirsten Heisig,Gençlik Mahkemesi Hakimi
Dr. Patricia Aden,Kuzey Ren Westfalya Kadın Konseyi Başkanı
Katherina Ruf,(tacikistan göçmeni)

Hepsinin ortak olarak üzerinde durdukları lisan sorunu idi.Onun entegrasyonda anahtar olduğu vurgulandı.Rusları ,Vietnamlıları vs. entegre edebiliyoruz ama Türkleri,Lübnanlıları entegre etmek çok zor,dedi Dr. Patricia Aden..
Göçmen evinde büyüyen çocukların sorunu ,annelerin eğitiminin önemi, Vede en önemlisi” politikacılar göçmenler için yeterli çalışma yapıyorlar mı?” sorusuna cevap aranırken ,insan faktörünün öne çıkması gerektiğinden bahsedildi.

25 haziran 2010
UWE yıllık toplantısı

Açılış ve gündemin kabulunden sonra “Jans Gramee”ödül törenine geçildi.
Dr Ingeborg Lötterie bu ödülü aldı.90 lı yaşlarında olan Dr.Lötterie tıp doktoru ve UWEnin kurucularından,yaptığı konuşmada savaşmayın, birlikte çalışın mesajı verdi.

22 üyeden 12sinin katıldığı genel kurula,Kıbrıs ve Arnavutluk mali sorunlarından dolayı gelemediklerini bildiren mesaj gönderdiler.

Katılan ülkeler;

Almanya,Avusturya,İngiltere,İrlanda,İtalya,İsviçre,Hollanda,İskoçya, Romanya,İspanya,Fransa ve Türkiye.

UWE ödemeleri için Hollanda,İskoçya ve bu iki teklifden faydalanarak UWEnin hazırladığı tekliflerin,incelenerek gelecek yıla her ülke derneğinden bir kişinin katılacağı ve İrlandanın başkanlığında yeni bir teklif hazırlanmasına karar verilmiştir.

2011 UWE toplantısı için  Türkiye’yi önermemiz,çoğunlukla kabul edilmiş ve sevinçle karşılanmıştır.23-26 Haziran tarihinde Türkiye de buluşmak üzere vedalaşılarak toplantı son erdi.